2 Ağustos’ta İngiliz gazetesi Sunday Express, “SAS ISİD gibi giyinip cihatçılara karşı gizli bir savaş yürütüyor” manşetini attı ve “Elit alayın 120’den fazla ütesi şu anda savaşın ikiye böldüğü ülkede siyah giyiniyor ve ISİD bayrakları kullanıyor.” diye yazdı. Ancak dâhil oldukları Shader Operasyonu aslında ISİD ile mücadele etmek adı altında Suriyeli hedeflere saldırıyor.
ABD özel kuvvetleri ve CIA’in unsurları da aynı şekilde gizlice konuya dâhil oluyor, olabilir. Obama’nın Libya savaşı sırasında İngiltere SAS (Özel Hava Hizmeti) ve SBS(Özel Deniz Hizmeti) birliklerinden gelen yüzlerce paraşüt birliği askerini Özel Kuvvetler Destek Grubu (SFSG) adıyla görevlendirmişti.
İngiliz Kraliyet Deniz Piyadelerinden 800 ve ABD’den de 40,000 asker emir alır almaz müdahale etmek üzere beklemede bulunuyordu.
Son olarak, geçen yıl, Başbakan David Cameron’ın parlamentoda reddedilmiş olmasına rağmen, Suriye’yi bombalayan ABD uçaklarına, İngiliz savaş uçaklarının katılmasını onayladığı ortaya çıktı.
Bugünkü gizli kara operasyonunun da en azından bir kısmı, kamyonetler üzerinden küçük insansız hava araçlarını uçuran ve kara hedeflerini havadan belirleyen, yani “smash” birlikleri denen güçler ABD kontrolünde.
Sunday Express’e göre, 250’den fazla İngiliz (ve muhtemelen ABD’li) uzman da iletişim desteği sağlamak için operasyona dâhil oluyor.
İngiliz Savunma Bakanı Michael Fallon “bizim eylemlerimiz ve istihbarat becerimiz başka ülkelerin Suriye’ye saldırmasına olanak sağlıyor” dedi.
İngiliz SAS kuvvetleri şu an Suudi Arabistan’da Esad karşıtı teröristler yetiştiriyor. ABD casusları da aynı şeyi Türkiye, Ürdün, Katar ve muhtemelen İsrail’de yapıyor.
Hem Birleşik Krallık hem de Amerika Birleşik Devletleri bu “ılımlı” teröristleri eğitmenin bir sis perdesi görevi gördüğünü söylüyor. Eğitimli, silahlı, yurt dışından destek alan, Esad’la çatışmaları için sınır ötesinden Suriye’ye götürülen ISİD’li teröristlere şimdi de Birleşik Krallık’tan, ABD’den ve Kanada’dan hava desteği ve karada da gizli komandolar eklendi.
Sunday Express, Birleşik Krallık’ın Suriye operasyonları ilgili olarak emekli Ordu Generali David Richards’ın “çarklar dönmeye devam edecek” sözlerine de yer verdi.
Başka bir makale ise IŞİD teröristlerini koruyan ABD hava saldırılarının Esad’a karşı yapılan saldırılarda piyade eri görevi üstlendiğini söylüyor.
Wall Street Journal ise olanların kaygı verici şekilde ikinci bir Libya vakasını andırdığını yazdı ve Suriyeli güçlerin yalnızca ABD’nin eğittiği (ve aslında var olmayan) “ılımlı” muhaliflere saldırdığında onlara karşı hava saldırılarının yapıldığı yönünde yanlış bir haber yaptı.
Ayrıca Türk medyası da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Putin’in Esad konusunda yumuşadığı ve onu yalnız bırakabileceğini söylediğini duyurdu.
Obama ise bu konuda Erdoğan’ın Putin kendisini arayıp Suriye hakkında konuştuğu için böyle dediğini söyledi.
“Esad rejiminin Suriye’de giderek daha da büyük bölgelerde gücünü kaybettiğini ve (cihatçılar tarafından) yönetime el konulması ve Esad rejiminin sona ermesi tehdidinin giderek arttığını düşünüyorlar. Bu da bize onlarla ciddi bir diyalog kurma şansı tanıyor.”
Putin’in sözcüsü Dmitry Peskov liderlerin terörle mücadeleyi, özellikle de ISİD’i tartıştıklarını söyledi.
“Rusya’nın bakış açısı gayet iyi biliniyor, Putin Obama ile konuştuğunda bunu dile getirmişti, o zamandan beri de değişen bir şey olmadı” dedi.
Putin herhangi bir ulusun başka ulusların iç işlerine müdahil olmasına karşı çıkıyor. Suriyelilerin ve diğer halkların kendi liderlerini ve yasa yapıcılarını seçme hakkına inanıyor.
Putin’in yardımcısı Yury Ushakov da “Suriye’nin şu anki yönetimi, İslam Devleti’yle mücadele eden gerçek ve etkili güçlerden biridir.” dedi.
Rusya’nın Esad’ı desteklemekten vaz geçtiğini gösteren hiçbir şey yok.
Stephen Lendman, 4 Ağustos 2015
Çeviri: Anafikir
