Üretim, Sermaye, Avcı toplayıcılar-Saffet Bilen

Facebook
Twitter
LinkedIn
WhatsApp

Üretim ihtiyaçları karşılamak için yapılır. Öyle yapılması gerekir. Normal olanı budur. Bu ürünü değişim değeri üzerinden değil, kullanım değeri üzerinden değerlendirmek demektir. İhtiyaç karşılama amaçlı üretim faaliyetinin dağıtım faaliyetinde de problemi olmaz. Üretim ile tüketim arasında kopukluğa rastlanmaz.

Oysa uygar dönem ve hemen öncesinde üretim, oluşmaya başlamış politik sistemin çıkarlarına hizmet eder. Politik sistemin gelişim seyri içinde çeşitli biçimlere bürünür. Modern zamanların asli biçimi, pazarda kar amacı güderek satmak, kar elde etmektir örneğin.

Tüm ilişkilerin alt üst edilmesidir, nitekim öylede olmuştur. Günün görevi bu anomaliden kurtulmak olmalıdır.
İnsan tarihinin politik sistemin doğumunun öncesinde yaşanan uzun dönemde üretim ve dağıtımın doğru ele alındığı, mülkiyetsiz, bildik anlamda sermayesiz, eşitlikçi, sosyal güvenceye sahip, doğa ile dost sürdürülebilir, cinsiyet eşitsizliğinin olmadığı, kararların kolektif alındığı ve uygulandığı bir yaşam tarzı var.

İkinci olarak da bu örneği küçümseyen fikirlerden uzaklaşıp ciddiye almak, öğrenmek ve yerleşik yaşam koşullarında örmeye başlamaktır.

Avcı toplayıcılarda üretim

Avcı-toplayıcılar günlük ihtiyacın karşılanması amacı ile üretim yaparlar. Teknolojileri çok basittir. En olumsuz koşullarda yaşayanlarda bile ekonomik faaliyetin süresi 3 ya da 4 saattir. Bu aktivite hayvanların avlanması ya da bitkilerin toplanmasından ibarettir.

Başarılı üretim, sermaye birikimine ve ekipmanına değil, bitki ve hayvanların yaşam döngülerine, ne zaman yavrularlar, meyve verirler vb. dair bilgiye dayanır.

Bu faaliyet zengin bir ritüel eşliğinde bir sosyal faaliyettir. Sanatsal pek unsuru da barındırır.

Modern toplumlardan çok önemli farkları vardır bu toplumların, ekonomik faaliyet yaşamın temel yönlendiricisi değildir. Yaşam tüm evreleri ile dolu dolu yaşanır.

Dağıtım

Avcı toplayıcılar, modern toplumların tersine, çalışmayan yiyemez ilkesini tanımazlar.

Üretim ve dağıtım faaliyeti arasında doğrudan bir bağ kurulmaz. Pek çok kültürde, en azından, kimin ürettiğini, kimin aldığının bir önemi yoktur. Faaliyetin sonunda elde edilen ürünler, kimin avladığına bakılmadan paylaştırılır.
Örneğin, Etin Ju / ‘hoansi arasında dağılımı ciddi bir sosyal olaydır. Dağıtımın tam olarak doğru yapıldığına dikkat edilmelidir. Lee (1993: 50) şöyle anlatır bu faaliyeti : “Bir takım kurallara göre dağıtımı büyük bir dikkatle yaparlar, her alıcıya doğru orantının düşmesi için parçaları bir saate kadar düzenlerler. Başarılı dağıtımlar zevkle hatırlanır. Uygun olmayan et dağıtımları, haftalar sonrasında bile yakın akrabalar arasında şikâyet konusu olur. ”

Bu dağıtım sistemi aslında bir gelecek sigortası işlevi de görür. Bugün bizim avımızı paylaştığımız kişi, yarın şansımızın yaver gitmediği durumda karnımızın doymasını sağlayabilir.

Hiç çalışmadan yaşayanlardan da söz edilir. Örneğin Hadza’nın bazı üyelerinin neredeyse tüm yaşamları boyunca çalışmadıkları gözlenmiştir. Ama üründen paylarını almaya da devam ederler. Bu toplumlar üretken etkinlikte bulunmayanlara dönük küçümseme davranışını, kültürel olarak barındırmazlar.

Güçlü sosyal bağların varlığını ortadan kaldıracak eylemlilikler tanınmaz, Piyasa toplumlarının tersine. Piyasa toplumlarında her birey üretimdeki yerine biçilen değer oranında yararlanır toplumsal nimetlerden. Üretimin toplumsal niteliğinin ve toplumu bir arada tutan sosyal bağların yok olmasının da temelidir bu bakış. Bölmeye yarar.

Avcı toplayıcılar günlük refahı bedenleri ve zekâları ile gerçekleştirirler. Hareketlilik her şeyden önemlidir ve fiziksel sermaye zorunlu olarak basittir. Bir avcı-toplayıcı toplumunu yaratan sermaye, manipüle edilebilen ve kontrol edilebilen fiziksel bir şey değil, gizlenmeyen, paylaşılmış ve tüm toplumca erişilebilir olan bilgidir.

Bu bilgi avcı-toplayıcılara maddi kültürlerini inşa edebilme, yaşamı yeniden üretebilme şansını her zaman hızlı bir şekilde sağlar. Bu hızda yaşamın basit olmasının da payı büyüktür. Avcı toplayıcıların kişisel eşyaları, kapkacakları, av aletleri oldukça basit ve vazgeçilebilirdir. Kolay üretilir.

Modern toplumun manüple edilebilir, üretilen sermayesinin aksine, avcı toplayıcılar tüm üyelerin rahatlıkla ulaşabileceği bilgiye dayalı yürür. Maddi mal biriktirmenin verdiği bireysel güvence ve hazzın karşısında paylaşıma dayalı sosyal yaşamın, dilediğini yapma özgürlüğünün verdiği haz vardır.

Modern birey bu hazza, evinin dışında, ailesinden ayrı geceli, gündüzlü zorunlu olarak çalışarak ulaşmaya çalışır. Ayrıca herkesin başarabildiği bir uğraşta değildir.

Avcı toplayıcılar ise yaşamlarının çoğunda arkadaşları, aileleri ile beraberdir, zamanlarını konuşarak, dinlenerek, eğlenerek geçirirler. Yaşamdan duyulan haz tüm topluluk üyelerinin tamamına aittir. Seçilmişlere ait değildir.
Bu, tek tanrılı büyük dinlerin ve modern batı toplumlarının idealidir. Geleceğe aittir. Sanaldır bir ölçüde toplumun çoğunluğunu oluşturan sıradan insan için.

Avcı toplayıcılar içinse gerçekliğin ta kendisidir.

Öğrenmeli bu toplumlardan, sorunların çözümü orada.

Facebook
Twitter
LinkedIn
WhatsApp

BENZER YAZILAR

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ana Fikir