“Turgut, ne kendisinin ne de başkasının şiirinin uluorta okunmasını isterdi. Ona göre şiir gözle okunurdu.” ( Tomris Uyar)
Haziran 2013. Gezi Direnişi günleri. Polis “Gözüne, gözüne isabet al” dedi. Gözler kaybedildi.
Gezi Direnişi ( Haziran Direnişi) günlerinden. Haziran 2013.
Duvarlar. Duvarlarda kimi şairlerin şiirleri. Ve slogan gibi bir kitabın kapağından duvara taşınan yazı : Turgut Uyar’ın dizeleriyiz.
Duvarlar bir eskiz çalışmasıydı eylemciler için Haziran Direnişi’nde. Gezi’de bir de örgütlü olsaydı bu
halk, esastan bir dövüş yaşanırdı. Ölümlere rağmen. Ağır ölümler.
***
Gerçeküstü görüntülerin ( AKM Binası üzeri) hâkim olduğu o direniş günlerinde şiir de öne çıktı: Şiire olan ilgi azalıyor denirken, kimi “Şiir Her Yerde” dedi, kimisi “Şiir Sokakta” dedi. Biz, içlerinden duvara ismi yazılan bir şairi, Turgut Uyar’ı, yazımızda öne çıkardık. Onu iki şiiriyle yâd edelim istedik. Zaten onun Biraz Daha isimli şiirine Gezi sonrası çıkan 2014’ün ajandalarında, piknik biletlerinde de yer verildiğini görmüştük. Hızla Gelişecek Kalbimiz başlıklı şiirinden birkaç dize de bu yazının sonunda yer aldı.
Turgut Uyar (1927-1985) ’50’li yılların; İkinci Yeni kümelenmesinin Edip Cansever, Cemal Süreya, İlhan Berk ile birlikte önde gelen şairlerinden. Tüm şiirlerinin toplandığı Büyük Saat isimli eseri vardır.
BİR UMUT IŞIĞI: TAKSİM’E, İSTİKLAL’İN ŞİİR KAPISINDAN ÇIKIŞ!
Gezi’de İkinci Yeni’den (Edip Cansever, Cemal Süreya, İlhan Berk) ve toplumcu gerçekçilikten (Ahmet Arif, Nâzım Hikmet) şairlerle yeni kuşak insanımız yılların ardından buluşmuşlardı. İşte bu da Gezi eylemlerinin yanı sıra biz şiir sevenler için ayrı bir mutluluk kaynağı idi. Bu arada şair Nilgün Marmara’yı da saygıyla analım. Onun da şiirleri duvara nakşolunmuştu.
Kapalı Şiir de denilen İkinci Yeni şiirinin şair ve şiirlerini değişik bir açıdan gösterdikleri için bu arkadaşların yazılama eylemlerine o günlerde sempatiyle baktığımızı söyleyebiliriz. Görmeden yakındık birbirimize.
GEZİ’DEN SOMA’YA: SOMA HALKI ÇARESİZ BIRAKILAMAZ
Geçen hafta içinde yaşadığımız maden katliamıyla çok derin acı yaşadık. Bir kez daha söyleyelim yeri gelmişken; geleceğimizi cellâtlara bağlamamayı ve bu yönde atılacak adımları öğrenmeyi hayat zorunlu kılıyor. Soma Halkı’yla beraber olmanın yolları aranmalıdır. Dışarıdan maden bölgesine gelip bir-iki ziyaretle gönüller kazanılmıyor, sorunlar çözülmüyor.
Başta Soma Halkı’na ve ölenlerin yakınları olmak üzere kederli Türkiye insanına başsağlığı diliyoruz.
Acılarımız son bulsun, ölümlerimiz son bulsun. Katliam sorumluları esaslı bir biçimde kamuoyu ve mahkemeler önünde hesap versin.
Yoksa demeçler, demeçler, demeçler… Artan ölü sayısı…
TEMİZLİĞİN SİMGESİ; GERÇEK ANLAMDA AYDIN MI AYDIN BİR ADAY
Maden katliamı varken olur mu olmaz mı, ertelenir mi ertelenmez mi bilmiyoruz ama zamanı da gelmişken düşüncemizi söyleyelim: Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oyumuz gerçek anlamda şiirden anlayana olsun… Yoksa camiyi- minareyi şiirde süngü kılanın ve bunun propagandasını yapanın seçilmesine mi izin vereceğiz? Gına geldi artık gına; anlıyor musunuz! Onları göndermeden Türkiye, bu koyu karanlıktan kurtulamayacak. Halkını bölen, halkına zulmeden siyasi iktidarla -kolay kolay gitmese de- ‘vedalaşalım’ artık.
Açıklıyoruz; bizlerin adayı, yeri geldiğinde madenin durumunu gören, bilen; kısacası alnında kömür karası olan, fakat sırtında halkın kanı bulunmayan bir aday olmalıdır. Yeterli olmasa da gerekli şart bizce budur. Adayımız seçilemeyecek olsa dahi, razı değil gönlümüz diğerlerine oy vermeye…
***
Kalemi, “Şiirlerinde toplumsal sorunların biraz uzağında dursa da kelimeleri savaştırmayı çok iyi bilen” ( İkinci Yeni’nin genel bir özelliğiydi bu ) şair Turgut Uyar’a bırakıyoruz.
BİRAZ DAHA
…
“Ve bizim bir haziranımız
Bir yıl kadar yetecektir dünyaya
Çünkü yoğun ve ateşle yaşanmış
Çünkü ellerimiz, başımız ve kanımız
Hayasız pençelerini kokuyla gizleyen
Bir olgu olmayacaktır sana
Ölülerimiz toplanacaktır
Doldurulan bir kıyı gibi.”
…
HIZLA GELİŞECEK KALBİMİZ
…
“Ellerimiz ayaklarımız arasında.
Ve kimsenin bölemediği şarkıyı
Güllerin, buğdayların ve acının şarkısını
Bir Haziran uygulayacak sesimize.
Sütçünün sesiyle birlikte
Şoförün sesiyle birlikte
Erkenci işçilerin sesiyle birlikte
Sabaha başlamış sarhoşların sesiyle birlikte
Yaman sarhoşların sesiyle birlikte
Ve yeni uyanmışların ve yeni doğmuşların
ve herkesin ve herkesin
Sesleriyle birlikte
Bir Haziran uygulayacak
Ve kimse bölemeyecek ve kalbimiz
Hızla gelişecek.”
…
Kaynaklar:
– Patika Ajanda 2014 “ Bu Daha Başlangıç…”
– Büyük Saat, Turgut Uyar, Aralık 2013, 16. Baskı, YKY
– “ben koşarım aşağlara, koşarım“ Turgut Uyar Üzerine Tomris Uyar’la Söyleşi, Erhan Altan, Haziran 2013, 2. Baskı, 160. Kilometre yayını. 53. S
– Öteki Bilinç- Gerçeküstücülük ve İkinci Yeni, Müesser Yeniay, Kasım 2013, 1. Basım, Şiirden Yayınları
Serkan Yaman