Ağaç Bayramı Mı, Dünya Ormancılık Günü Mü?

Facebook
Twitter
LinkedIn
WhatsApp

21 MART

AĞAÇ BAYRAMI MI, DÜNYA ORMANCILIK GÜNÜ MÜ?

Ormancılıkla ilişkili örgütlerin 21 Mart Dünya Ormancılık Günü nedeniyle yaptıkları toplantılarda gündeme gelen ve tartışmalara yol açan bu iki konunun açıklığa kavuşturulmasının yararlı olacağını düşünüyorum. Bazıları; “21 Mart Dünya Ormancılık Günü” ile “Ağaç Bayramı”nın aynı olduğunu sanıyor. Bazıları da “21 Mart Dünya Ormancılık Günü”nü “Ağaç Bayramı” ve “Orman Haftası” olarak ilan ediyor. Şu günlerde Televizyonlarda yayınlanan bir reklamda görüyor dinliyoruz; “Biz şu kadar ağaç diktik, 21 Mart Dünya Ormancılık Günü ve Orman Haftası kutlu olsun” biçiminde açıklamada bulunuluyor. Oysa hem ormancılıkla ilgili olanlar hem de ilgisiz olanlar kavram kargaşası yaratmaktadırlar. Tarihsel kökleri ve ortaya çıkış süreçleri farklı olan bu konular açıklığa kavuşturulmalı ki, gelecek yıllarda benzer yanlışlıklar yapılmasın.

Ağaç Bayramı: 11 Ekim 1922 tarihinde imzalanan Mudanya Mütarekesi ile Osmanlı Devleti fiilen ve resmen ortadan kalkmış, yerine Türkiye’yi ise Türkiye Büyük Millet Meclisi temsil etmişti. 1 Kasım 1922 de Saltanat kaldırılmış ardından da 16 Kasım 1922’ de Halife M. Vahidettin İngiltere’ye sığınmıştır. Bu tarihsel sürecin hemen devamı sayabileceğimiz yakınlıkta ise 20 Kasım 1922 tarihinde, İsviçre’nin Lozan kentinde Lozan Konferansı başlamıştır. Konferansa İtilaf Devletleri’nin temsilcileriyle Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Hükümetinin seçtiği Heyet katılmıştır. Lozan görüşmeleri İtilaf devleti temsilcilerinin gündeme getirdiği ve kabul edilmesi olanaksız olan istekler üzerinde ısrarcı olması nedeniyle 4 Şubat 1923 tarihinde sona erer. Görüşmelere katılan TBMM Heyeti Ankara’ya döner. Tarihte bu dönem 1. Lozan Görüşmesi olarak anılmaktadır. Genel olarak benimsenen görüşe göre batılı devletler; Türkiye’nin nasıl bir düzen kuracağı, hangi rotayı izleyeceği konusunda kesin karar veremediği için Lozan görüşmelerini çıkmaza sokmuştur.

4 Şubatta görüşmelerin bitirilmesinin ardından 17 Şubat- 4 Mart 1923 tarihleri arasında 1. İzmir İktisat Kongresi toplanmıştır. 15 gün süren Kongrede, kurulacak devletin tarım, hayvancılık, ticaret, sanayileşme, ekonomi, bankacılık vb. alanlarda izleyeceği politikalar belirlenmiştir. Bu yazıda yalnızca orman/ormanlar konusunda alınan kararların bir bölümü üzerinde durulacaktır. Diğer alanlara ilişkin kararlara ve değerlendirmeler bu yazının konusu edilmeyecektir. Kongrede 1- Çiftçi Grubu 2- Tüccar Gurubu 3- Sanayi Grubu 4- İşçi Grubu oluşturularak çalışmalar yürütülmüştür. Bu gruplarda alınan kararlar oybirliği (müttefikan kabul) veya oy çokluğuyla (ekseriyetle kabul) alınmıştır. Dört grubun aldığı kararlar tarım, hayvancılık, orman, yol, ticaret, asayiş, eğitim, sanayi, borsa, banka, maden, gümrük vb. konuları içermektedir. Alınan kararlar dikkatle incelendiğinde kurulan devletin çerçevesi ve yapısal niteliği rahatlıkla görülüp ve anlaşılır durumdadır.

  1. İzmir İktisat Kongresi Çiftçi Grubu: Orman Meselesi başlığı altında 9 maddeden oluşan kararlar almıştır. Tüccar Grubu: Ormanlar Meselesi başlığı altında 15 maddeden oluşan kararlar almıştır. Yazının konusu olan “Ağaç Bayramı” kararı Çiftçi Grubu tarafından oybirliğiyle alınmış olan 7. Maddedir. Madde “ memleketin her tarafında mevsimine göre ağaç bayramları yapılması ve gününün tayini. Ağaç bayramı günlerinde mektebler talebesinin ve ahalinin hiç olmazsa birer ağaç dikmeğe mecbur tutulmaları.”[1] Biçiminde ifade edilmiştir. 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyet ilan edildikten bir yıl sonra kurulmuş olan ve günümüzdeki adıyla Türkiye Ormancılar Derneği (TOD) 1928 yılından başlayarak Orman ve Av Dergisi yayınlamaya başlamıştır. TOD memleketin çeşitli yerlerinde himaye-i eşcar cemiyetleri(ağaçları koruma derneği) kurulması ve ağaç bayramları yapılması için politika izlemiştir. Bu politikanın yaşama geçirilmesine özel önem vermiştir. Kurulacak olan himaye-i eşcar cemiyeti için nizamname (tip tüzük) hazırlanarak yayınlanır. Bu tüzükte i) Tabii, ii) Muavin ve iii) Fahri üyelik olmak üzere üç farklı üyelik söz konusudur. (Orman ve Av. Yıl: 2 Sayı: 14) Derneklerin kurulması ve yaygınlaştırılması çalışmaları yapılırken, Anadolu’nun çeşitli yerlerinde yapılan “Ağaç Bayramı” etkinliklerine ilişkin haberler dergide yer almaktadır. Bunlara örnek “Elmalıda Ağaç Bayramı” başlığı ile çıkan yazıdır. “ 5 Nisanda Elmalı Kasabasında yapılan ağaç bayramına halk şevk ve neşe ile katılmış, altmış bin kavak ve söğüt fidanı dikilmiş. Yunus Köyünde zeybek oyunları oynanmış. (Orman ve Av Dergisi. Yıl: 2 Sayı: 18. Sayfa: 22)

Özet olarak söyleyecek olursak: “Ağaç Bayramı” bu ülkede alınmış ve uygulanmış bir karardır. Bize özgüdür. Orman ve ağaç konusunda halkın bilinçlendirilmesi ve özverili çalışmalar yapılması anlayışı benimsenmiştir. Kurtuluş Savaşı’nın hemen sonrasında yoksulluk ve yoksunluk koşullarında; ormanın ve ağacın ne denli önemli olduğunu, bu konunun ne denli içselleştirildiği apaçık ortaya konmuştur. Türkiye’nin en eski derneklerinden birisi olan TOD’nin de bu kararı benimsediğini ve büyük bir kararlılıkla uygulamaya koyduğunu yayınladığı dergi yazılarından anlıyoruz. Orman ve Av dergilerinde himaye-i eşcar derneklerinin kurulması için çalışmalar yürütülmesi, nizamname ve talimatnameler hazırlanarak yayınlanması, ağaçlandırma yapılan yerlerin bakım ve sorumluluğunun kimlere verilmesi gibi konularda yazılar çıktığını belirtmeliyim. 1940’lı yıllara değin sürdürülen ağaç bayramları nasıl olmuşsa; sonraki yıllarda uygulanmaz olmuş ve unutulmuştur.

 

21 Mart Dünya Ormancılık Günü:

21 Mart Dünya Ormancılık Günü kararının alınmasına giden süreçle günümüzdeki “Küresel Isınma/Küresel İklim Değişikliği” konusu ve Rio Kararları sürecinin benzerlik gösterdiğini düşünmekteyim. Günümüzün emperyalist kapitalist devletleri Sanayi Devrimi ve sonrasında kendi ülkelerinde ve sömürgelerinde yürüttükleri orman tahribatından kendileri de rahatsızlık duymaya başlamıştır. Bu gidişin kendileriyle birlikte insanlığın geleceğini kararttığı, çeşitli biçimlerde ve çeşitli platformlarda dile getirilmiştir. Ormansızlaşma konusunda duyarlılık oluşturulması ve önlem alınması konuşulmaya başlanmış, uluslararası kuruluşlarda gündeme getirilmiştir. <Dünya nüfusunun artması ve artan bu nüfusun kişi başına orman ürünlerine olan ihtiyacı çoğalıp, çeşitlenirken, dünya ormanlarının azalması, üzerinde ciddiyetle durulması gereken önemli bir sorun olmaktadır. Bu ters gidiş yani bir yandan nüfus ve ihtiyaçlar artarken diğer yandan ormanların azalması özellikle geri kalmış toplumlarda kendini göstermektedir. İşte bu nedenlerle ormanın toplum hayatındaki önemli yerini büyük halk kitlelerine aktarabilmek için memleketimizin de üyesi bulunduğu Avrupa Tarım Konfederasyonu (CEA) Ekim 1971 tarihinde yapmış olduğu toplantıda bir “Dünya Ormancılık Günü” kurulmasını teşvik etmeğe karar vermiş ve teklifini bir yıl sonra Roma’da düzenlenen Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Teşkilatı (FAO) toplantısına getirmiştir. Bu teklif, teşkilata üye olan Arjantin, Brezilya, Etopya, Fransa, İsrail, Kuveyt, Nijerya, Pakistan, Portekiz, Romanya ve Venezüella tarafından desteklenerek kuzey yarım kürede ilkbaharın, güney yarım kürede sonbaharın ilk günü olan 21 Mart gününü “Dünya Ormancılık Günü” olarak kabul etmiştir.>[2]

Dünya Ormancılık Gününün amacı:

Orman varlığı ve taşıdığı özellikler tanıtmak, ormanların yararlarını ve doğayı korumadaki hizmetlerini açıklamak, ormancılık çalışmalarını halka duyurmak, çevre sorunları ve erozyonun önemini vurgulamak, orman ürünlerine duyulan gereksinmeyi karşılamak amacıyla ağaçlandırmaya önem vermek, ormanların genişletilmesi ve çok yönlü yararlanma ve sosyo-ekonomik değerinin bilinmesi olarak özetlenmektedir.

Sonuç Olarak

Ağaç Bayramı günümüzden 92 yıl önce Türkiye’de kararlaştırılmış, ormancılık örgütü ve TOD tarafından amaca uygun olarak kutlanmıştır. Bayramlar kuru bir kutlama olarak kalmamış; memleket yüzeyinde dernek kurarak örgütlenmesini ve halk katılımıyla ağaçlandırma yapılmasını uygulamaya koymuştur. Yapılacak ağaçlandırmanın ilkelerini belirlemiş, çalışmalara halkın isteyerek katılmasını sağlamak için önerilerde bulunmuştur. Bu bağlamda belirtilmesi gereken bir durum ise: Ağaç Bayramının ülke düzeyinde aynı günde değil, her bölgenin ekolojik koşullarına uygun bir tarihte yapılmasıdır. Deniz kıyısındaki bir yerde Şubat ayı uygun iken deniz yüzeyinden çok yüksekteki Elmalı’da Nisan ayı uygun düşmektedir. Üzüntüyle belirtilmesi gereken konu Ormancılık örgütünün 1940’lı yıllardan sonra Ağaç Bayramı yapmaması ve giderek unutması/unutturmasıdır.

21 Mart Dünya Ormancılık Günü yurdumuzda çok önceleri kararlaştırılmış olan ağaç bayramından sonra ve uluslararası bir platformda kararlaştırılmıştır. Daha önce de belirtildiği gibi orman, ormancılık, erozyon vb. konularda halkın bilgilendirilmesi, konun öneminin vurgulanması amacı güdülerek belirlenmiştir. O nedenle 21 Mart Dünya Ormancılık Günü kapsamında; ormancılığımızda olup bitenlerin, ülkemiz, halkımız ve ormancı çalışanlar açısından olumlu ve olumsuz gelişmelerin irdelendiği bir gün olmalıdır. Olumlu yönlerin geliştirilmesi, olumsuz ve sakıncalı durumların belirlenerek düzeltilmesi çabasında olunmalıdır. Kısaca ormancılığımızın eleştiri-özeleştiri fırsatı olarak değerlendirilmelidir.

Açıklanan bu nedenle 21 Mart Dünya Ormancılık Günü: Ağaç Bayramı, Fidan Dağıtım Günü veya Orman haftası değildir. 21 Mart’ın ağaç bayramı olarak kutlanması durumunda; ormancılığımızda yaşanan yıkımları görmezden gelmek, bir boyutuyla da iktidarların özelleştirme ve talanını meşrulaştırmak anlamına geldiği unutulmamalıdır. Özel gün ile bayramın ayrı şeyler olduğunun ayırtına varmalıyız. Pek uygun bir örnek olmayabilir. 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü özel bir gündür. Kadın bayramı değildir. Ağaç bayramı da bunun gibidir. Ne yazık ki günümüzde ormancılık örgütü ve kimi ormancılıkla ilgili demokratik kitle örgütleri “ağaç bayramı”, “ahşap günü” veya “orman haftası” gibi adlar kullanmaktadırlar. Bu bir kavram kargaşasıdır ve yapılan doğru değildir. Eğer amaç ağaç bayramı yapmaksa, eskiden olduğu gibi ülke düzeyinde aynı günde değil, bölgesel koşullar dikkate alınarak, belirlenecek tarihlerde yapılması yoluna gidilebilir. Yaşanan karmaşanın gelecek yıllarda düzeltilmesini umarım.

Ahmet Demirtaş*

[1] Prof. Dr. A. Afet İnan, 1983. İzmir İktisat Kongresi 17 Şubat- 4 Mart 1923. (sayfa: 27) Türk Tarih Kurumu Basımevi-Ankara

[2] Anonim 1977. Dünya Ormancılık Günü. ( Sayfa: 1) Orman Bakanlığı Yayını.

 

 

Facebook
Twitter
LinkedIn
WhatsApp

BENZER YAZILAR

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ana Fikir