AKP, Fethullah Gülen arasında kavga kızıştı. Gülen hakkında gazete bastırarak,
kasetler çıkararak “Paralel Taarruz”un “Ülkeye, millete ihanetlerini sıralamışlar! Gülenin ihanetlerden birisi de grup çıkarını her şeyin üstünde tutmasıymış!
Sanki kendileri başka bir davranış sergiliyormuş da sadece Gülen öyle davranıyormuş! İnsan hiç olmasa bir gün kalkar kendi meclis konuşmalarından ya da miting konuşmalarını gözden geçirir de ondan sonra başkaları hakkında söz söyler. Bunu dahi yapma erdemine sahip olmayanlar kendilerini pürü pak ilan etme gayreti içinde herkesi aptal yerine koyma bönlüğünü göstermiş oluyorlar.
Her şeyi bir tarafa bırakalım: Fethullah Hocanın bu türden davranış ve tutumlarını yeni mi fark ettiniz be sersemler. Birlikte hareket ettiğiniz zaman da Fethullah Gülen aynı şeyleri yapmıyor muydu? Yapıyordu. O zaman neden Hoca Efendi diyerek etrafında kırk takla atarak dönüyordunuz? “Ver allahım ver” diyerek, adamcağızı bereket timsali bir duruma çıkararak, devlete ne kadar egemen olduğunuzu anlatıyordunuz. Amerika kıbleniz olduğu için yurtdışına her çıktığınızda Hoca Efendinin elini eteğini öperek saygıyla önünde eğiliyordunuz. Fethullah’a söz söyleyenleri hain ilan etmeye kadar işi vardırıp şuursuz davranış içinde sağ’ı sol’u suçluyordunuz. O nedenle de Hiç bir zaman paralelden falandan da söz etme erdemi sergilemediniz.
Dahası Fethullah Gülen taraftarlarını devlet içinde en yetkili makamlara getiren sizler değil mi siniz? Yoksa “dün dündü” bugün başka diyerek yaptığınız kirli ilişkileri aklayacağınızı mı düşünüyorsunuz? Hani şimdi askerci dediğiniz zevatlarla birlikte darbeyi önlüyordunuz ya? Bavul bavul belgeleri yerlere saçarak neye kadir olduğunuzu ballandıra ballandıra anlatıp duruyordunuz. Ne oldu? Hangi pastayı paylaşırken kıyamet koptu! Dolarları sizler götürürken yükü de Fethullah’a mı çektirecektiniz???
Galiba böyle dönemlerin en iyi yanı kirli çamaşırların bolca ortaya dökülmesi. Kendileri hakkında ne söylediklerinden yada dediklerinden ziyade karşıtları hakkında söylenen şeylerin gerçeği yansıtmasıdır. Kendileri için ne söylemişlerse onların hepsinin yalan olmasıdır. “Paralel Taarruz” diye çıkardıkları gazete taarruz halinde olması da işin bir başka yönünü anlatmakta. Birbirlerini yalaya yıkaya geldikleri nokta da birbirlerinin kirli çamaşırlarını ortaya dökmeleri her şeyi anlatmakta. Bunların ortak olarak yıllardır yürüttüğü Din iman ticaretinin geldiği nokta rüşvet bataklığında debelenme olsa gerek…
Tahir Canan
