“YENİ ANAYASA” MESELESİ…

Facebook
Twitter
LinkedIn
WhatsApp

Yeni bir Anayasa yapılmasına en çok kimler meraklı? Ve neden o kadar çok istiyorlar?

 

Başta AKP olmak üzere Meclisteki partiler çok istiyorlar. AKP iktidar partisi, her türlü yasal değişikliği kendine yontacak çoğunluğa da sahip. Anayasayı da istediği doğrultuda çıkarmayı becerecek kadar tecrübesi var. AKP’nin ideolojisi yönünden çok önemli sayılmayacak tavizlerle muhalefet partilerinden birini yanına rahatlıkla alabilir. ABD’nin bölge politikalarına da uyumlu olacak bir Anayasa için gönüllü destekçiler çıkacaktır. AKP’nin zor anlarında imdadına yetişen D. Bahçeli ne güne duruyor. Tam görev adamı.

BDP ise Kürt meselesinde verilecek bazı tavizler karşılığında destek olabilir. Çünkü onlar için bütün memleket meseleleri Kürt meselesinden ibarettir.12 Eylül referandumunda “boykot” yaparak en azından AKP’nin “evet” oylarının oranının yükselmesinde rol oynadıklarını da unutmayalım.

Mecliste en anlaşılmaz “Yeni Anayasa”cı ise CHP’dir. “Cumhuriyeti biz kurduk” diyorlar ama Cumhuriyet’in dibine kibrit suyu dökecek bir faaliyetin içinde yer almaktan da geri durmuyorlar. Var bir acayiplik bu işte.

Bu “Yeni Anayasa”yı ABD’de, AB’de çok istiyor. İçeriğini biz bilmiyoruz ama onlar biliyorlar herhalde. Yoksa bilmedikleri şeyi niye istesinler.

Bir de dinciler, cemaatçiler çok istiyorlar. O kadar çok istiyorlar ki neredeyse “Yeni Anayasa duasına” çıkacaklar. Bu arkadaşlar neden bu kadar dünyevi bir anayasa ile ilgililer? Gördüğümüz kadarıyla Fettullah Hoca memlekette olan her gelişmeyi “Yeni Anayasa” ile ilişkilendirerek izah ediyor. En son 35 yoksul Kürt vatandaşımızın katlini de “Yeni Anayasa” çalışmalarına bağladı. E tabii sığındığı Amerika’ya bağlayacak değildi ya!

Bu “Yeni Anayasa” çalışmalarını halkın gündemine sokabilmek için bazı gazeteler ve gazeteciler adeta “çekirge” gibi çalışıyorlar. Bunların kimlere yaranmaya çalıştıkları belli de bu “Yeni Anayasa”nın yaratacağı sonuçlar belli mi? Aynı çevreler 2010’da yapılan değişiklikleri de var güçleri ile savunarak halkın önemli bir kesimini etkilemişlerdi. O değişiklik yapılalı fazla bir zaman geçmediği halde şimdi tamamını değiştirmek nerden icap etti? Madem hepsini değiştirecektiniz 12 Eylül referandumu ile ülkeyi niye gerdiniz? O değişikliği, özgürlüklerin, fikir hürriyetinin ve demokratik hakların genişlemesi adına savunanlar bugün yargının getirildiği yeri savunabiliyorlar mı? Hapishanelere tıkılan gençleri, gazetecileri ve Hopa Davasını nasıl izah ediyorlar? Hiç yüzleri kızarmadan hala yazıyorlar, TV’lerde konuşuyorlar. Bugün iki yıl öncesinden daha mı özgürüz? Yeni demokratik haklar mı elde ettik?

12 Eylül referandumundan önce yutturulan dolmalara benzeyen gayri ciddi bir düşünceyi, “Yeni Anayasa”yı çok isteyen bir cemaatçi köşe yazarı, geçen gün bir televizyon kanalında, “Yeni Anayasa yapılırsa ekonominin çok gelişeceği” şeklinde ifade ediyordu. Böylesine değerli fikirleri rast gele ortaya atıp harcamamak lazım. Bu muhteşem akılları mesela Yunanistan gibi kriz geçiren ülkelere satabilirsiniz. Yepyeni bir anayasa yaparlar ve köşeyi dönerler.

İşte AKP’nin akıl hocaları ve kılavuzları!

Bu memleket ne yazık ki bunlara kaldı…

Mevcut anayasanın anti-demokratikliğini herkes biliyor. Ama demokrasiyi gerçekten kuracağını, insan haklarını gerçekten tam manası ile hayata geçireceğini iddia eden bir iktidar varsa, anayasa değişikliği yapmadan da bu alanda birçok olumlu adım atabilir. Önce o adımları atsınlar ki herkes samimiyetlerini görsün(!). Mesela seçimlerdeki yüzde on barajını kaldırsınlar. Partiler yasasını demokratikleştirsinler. Toplantı ve gösteri yapan insanlara gazla, copla saldırmasınlar, hapse atmasınlar. Özel yetkili mahkemeleri kaldırsınlar… Önce daha kolay yapılabilecek olan demokratikleşme adımlarını atsınlar ki samimiyetlerini görelim. Daha ileri demokratikleşmeyi de sonra konuşalım! Ama bu iktidarın ve yandaşlarının niyetleri ülkeyi demokratikleştirmek değil. ABD emperyalizminin Büyük Ortadoğu Projesi kapsamı içinde ülkeyi yeniden şekillendirmek. Onların istediği, emperyalistlerin bütün bölgeyi rahatça sömürebileceği, hegemonyası altında tutabileceği ortamın gerçekleştirilmesine yardımcı olmak.

Facebook
Twitter
LinkedIn
WhatsApp

BENZER YAZILAR

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ana Fikir