2014 yerel seçimlerinde AKP’nin geçerli oylarınyüzde kırk beşini almış olması her şeyin sonu değildir. AKP geçerli oyların yüzde elli beşini de alamamıştır. RTE artık “benim yüzde ellim” diyemeyecektir. Onun olmayan yüzde elli beş var. Referandumda onun anayasasına onay veren yüzde elli sekizin on üçü artık onun yanında değil. Her türlü zorbalığa, hileye, dalavereye rağmen bu sonuç ortaya çıktı.
Bu seçim sonuçları gösterdi ki; RTE artık balkona değil dama da çıksa bu ülkede yaşayan halkın yarıdan fazlası ona karşı, onun politikalarını onaylamıyor. Bu yerel seçimi referanduma çeviren kendisi değil miydi? Bu seçimde belediye başkanlarının yerine kendisini, politikalarını referanduma sunan kendisidir. Her şeyi sandık belirleyecek mealinde sözler eden de oydu. Bu konuda o kadar ileri gitti ki; akıllara ziyan sonuçlar yaratacak laflar etti. Yaptıkları yolsuzluk ve hırsızlıkların bile sandıkla temizleneceğine dair görüşler ortaya attı. Sonuçta o çok güvendiği sandıktan çıkan çoğunluk ona “hayır” dedi. Türkiye genelinde çoğunluk RTE’ye “hayır” dedi. Yüzde elli beş “yolsuzluk ve hırsızlık yaptın” dedi. Bu durumda bile yanına şaibeli yakınlarını da alarak balkonlara çıkan birinden hayırlı bir şey beklemek mümkün mü? Yuh artık…
Moral bozmaya gerek yok. Memleketin yarıdan fazlası RTE’ye yuh çekmiştir, tencere-tava çalmıştır.
Önemli olan bundan sonra yapılacak olanlardır. Önümüzdeki günlerde buna kafa yormak gerekir. Herkes bulunduğu yerde mücadeleyi ve gücü büyütmenin çarelerini aramalıdır.
